Filistin-İsrail konusunda yazmak, fikir sahibi olmak için temel kavramlar

İsrail işgalinin ve Filistin direnişinin tarihi epeyce eski ama konu medyanın ve kamuoyunun gündemine 7 Ekim 2023’te gerçekleşen Aksa Tufanı Operasyonu ve ardından gelişen saldırılar ve soykırımla oturdu, dünyanın ilgisini çekmeye de devam ediyor. DİSK Basın-İş olarak Nakba’nın 76. yıldönümünde bu konuda özellikle meslektaşlarımıza yardımcı olabilecek bir kavramlar listesi hazırladık.

Yerleşimci sömürgecilik nedir?

İsrail yerleşimci sömürgeci bir devlettir. Yerleşimci sömürgecilik, bir toprak üzerinde yaşayan yerli halkı baskı ve soykırımla yerinden edip oraya başka topraklarda yaşayan insanların taşınması ve böylece yeni bir nüfus inşa edilmesi anlamına gelir. Filistin’in Yahudilere vaat edilmiş bir toprak olduğu, tarihsel değil mitolojik bir iddiadır. Yirminci yüzyılın başlarına kadar, tarihsel Filistin toprağında yaşayan Yahudilerin nüfusa oranı yüzde 7’yi geçmez. Britanya mandası döneminde Avrupa’dan göçlerle bu oran arttı. İsrail, İkinci Dünya Savaşı’nı kazanan emperyalist güçlerin desteğiyle, Avrupa’dan göçler ve bir etnik temizlik süreciyle kuruldu. Tarihsel Filistin toprağında, yerleşimci sömürgecilik Filistinsizleştirme, hatta Filistin kimliğini silme üzerinden yürüdü. 

Siyonizm nedir?

Theodor Herzl tarafından 1897 yılında geliştirilen Siyonizm, dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan Yahudi inancına sahip insanların bir ulus olduğu fikrine dayanır. İkinci Dünya Savaşı’nda, Yahudilerin gördüğü zulümden sonra güç kazanan bu hareket, onlara uygulanan yöntemlerle Filistin halkının tehcirini ve İsrail devletinin kurulmasında rol oynamıştır. 10 Kasım 1975 tarihli, 3379 sayılı BM Genel Kurul kararıyla Siyonizm, ırkçılık ve ırk ayrımcılığının bir biçimi olarak tanımlanmıştır. Bugün dünyanın birçok yerinde, Yahudi topluluklar arasında Siyonizm’in Yahudilik anlamına gelmediğini açıklayan ve hatta ona karşı mücadele eden gruplar var.

Nakba nedir?

Arapça ‘Felaket’ anlamına gelen Nakba, 1948 yılında, başta Britanya olmak üzere emperyalist güçlerin desteği ve kimi Arap devletlerinin işbirliğiyle Filistin halkının, Siyonist milislerin gerçekleştirdiği katliamlarla topraklarından tehcir edilerek İsrail devletinin kurulması sürecini ifade eder. İsrail, Nakba’da topraklarını terk etmek zorunda kalan Filistinlilere bir daha oraya ziyaret etmek için bile dönme hakkını tanımamaktadır. O toprakta doğmuş insanlar yurtlarına dönemezken dünyanın herhangi bir yerinde doğup büyümüş bir Yahudi buraya, üstelik de büyük imkânlar sağlanarak yerleşebilir.

İsrail neden meşru bir devlet sayılmıyor?

Tarihsel Filistin topraklarında yerinden etme ve yerleşim süreci devam etmektedir. İsrail’in sınırları belirsizdir; BM kararlarını tanımayarak Filistinlilerin evlerini, topraklarını işgal ederek sürekli genişlemektedir. Ayrıca İsrail bir din devletidir. Dünyadaki tüm Yahudilerin İsrail’e dönme hakkı olduğunu belirtip bunu teşvik ederken, Filistin halkının bu topraklar üzerindeki tarihi varlığını ve haklarını yok saymaktadır.

İki devletli çözüm gerçekten çözüm mü?

Filistin Kurtuluş Örgütü ile İsrail arasında 1993 ve 1995 yıllarında imzalanan Oslo Anlaşmaları, Batı Şeria ve Gazze’nin belirli kısımlarında Filistin Ulusal Yönetimi’nin kurulmasını sağladı. Bunun, gelecekte bir Filistin devletinin kurulmasının ilk adımı olduğu varsayılıyordu. İki devletli çözüm olarak tanımlanan bu süreçte İsrail saldırgan, apartheid politikalarını değiştirmedi ve iki devletli bir çözümün mümkün olmayacağı ortaya çıktı. 2000 yılında başlayan İkinci İntifada Oslo sürecinin sonu oldu.

Filistin solu, İslami Cihad Hareketi ve birçok Arap ve Yahudi entelektüel, tarihsel Filistin toprağında yani Ürdün nehrinden Akdeniz’e kadar uzanan bölgede, her inanç ve ulustan Filistinlilerin eşit haklara sahip olarak birlikte yaşayacağı demokratik bir devletin kurulmasını -ki bu tek devletli çözüm olarak tanımlanmaktadır- önermektedir.

Filistinliler nerede yaşıyor?

Filistin halkı; 1967 sınırlarına göre Filistin toprağı sayılan Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi’nde, İsrail sınırları içinde (’48 Arapları) ve diasporada yaşamaktadır. Diasporada yaşayanların geri dönüş hakkı Filistinlilerin en önemli taleplerinden biridir. Ancak İsrail bu hakkı tanımadığı gibi, İsrail vatandaşı olan Arapları eşit yurttaş saymıyor, ayrıca Filistin kontrolündeki bölgelere Yahudi yerleşimleri kurmaya devam ediyor.

Apartheid nedir?

Apartheid, Güney Afrika ve bugün Nambiya olan Güney Batı Afrika’da, 1948’den 1990’lara kadar süren, kurumsallaşmış ırk ayrımcılığına ve beyaz azınlığın egemenliğine dayanan bir sistemdir. İsrail de vatandaşı olan Filistinlilere aynı ayrımcılığı uygulamaktadır. İsrail’in yaklaşık 10 milyonluk nüfusunun 2 milyonunu Araplar oluşturuyor.

Bütün Filistinliler Müslüman mı?

Hayır, sayıları git gide azalsa da, Filistinlilerin yüzde 6’sı Hristiyan inancındandır. Hristiyanlar ve ibadet yerleri, Yahudi yerleşimcilerin şiddetine maruz kalmaktadır.

Filistin direnişi Hamas’tan mi ibaret?

İkinci İntifada sonrasında, Hamas’ın Filistin direniş grupları arasındaki gücü artsa da, işgale karşı direniş Hamas’tan ya da İslamcı örgütlerden ibaret değildir. Gazze’deki ortak Operasyon Odası’nda 12 direniş örgütü yer almaktadır. Ayrıca Batı Şeria’da, Aslanların İni gibi gruplar da direnişin parçasıdır.

Neden Hamas-İsrail savaşı değil?

Öncelikle Filistin direnişi Hamas’tan ibaret değildir. Ayrıca savaş ordular arasında cereyan eder, Filistinlilerin bir ordusu yok. Sadece direniş örgütleri var.

Türkiye-İsrail-Filistin ilişkileri

Türkiye kendi vatandaşlarının öldürüldüğü Mavi Marmara katliamından sonra bile, İsrail ile ticari ilişkilerini kesmemiştir, aksine bu ilişkiler katlanmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Filistinlilerden vize isterken İsrail vatandaşlarına vize uygulamamaktadır.

7 Ekim 2023 sonrası Türkiye’de yükselen boykot mücadelesi sonucu hükümet, İsrail’le ticari ilişkilerde bir dizi sınırlama kararı almak zorunda kalmıştır. 9 Nisan 2024 tarihinde bazı ürünlerin İsrail’e ihracatını kısıtlayan Türkiye, 2 Mayıs’ta ise “Gazze’de derhal ateşkes ilan edene ve yeterli miktarda ve kesintisiz insani yardım akışına izin verinceye kadar” İsrail’le ticaretin tamamen durdurulduğunu açıkladı. Ancak BDS Türkiye, “Filistin halkı tarihsel haklarına kavuşuncaya kadar” her türlü boykot ve yaptırımın sürdürülmesini talep ediyor.

BDS hareketi nedir, ne talep eder?

Güney Afrika’daki apartheid rejiminin yıkılmasında büyük rol oynayan boykot hareketinden ilham alarak 2005’te 170 Filistinli sivil toplum kuruluşu tarafından kurulan Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi, Yaptırımlar (Boycott, Divestment, Sanctions) hareketi, apartheid’in son bulması, BM’nin 194 sayılı kararıyla tanınan, Filistinlilerin geri dönüş hakkı ve Utanç duvarının yıkılması talepleri için, İsrail’in uluslararası arenada tecrit edilmesi gerektiğini savunur. İsrail vatandaşlarını değil, İsrail devletini hedef alan bir hareket olan BDS, bugün çeşitli Avrupa ülkeleri tarafından ‘terör örgütü’ sayılmaktadır.